top of page

Nepal: Everest Base Camp Trek

tough-mudder-half-distance-course.jpg

Mud Races:

Tough Mudder

YARIŞLAR | HAZİRAN, 2018

Çamur yarışlarının en ünlü isimlerinden biri de, Tough Mudder. İsminden de belli olduğu üzere gerçekten de ‘tough’. Yarışın zorluğu, uzunluğu, çamurda koşulması veya kondisyon ve güç ile ilgili bir durum değil. Daha çok yarıştaki engellerin psikolojik olarak yıpratıcı olmasından diyebiliriz. Tough Mudder, Spartan yarışlarından farklı olarak ekip çalışmasına odaklanıyor, ve çoğu engeli ekip olarak aşmak gerekiyor. Engeller, Spartan gibi ağırlık taşımak, ok atmaktan ziyade elektrik şok terapisi veya buz ile şok terapisi olarak kurgulanmış.

Biz bu sene nasıl bir yarışa katılsak derken İskoçya Edinburgh’da gerçekleşen Tough Mudder’ın bize zamanla olarak çok uyduğunu düşündük. Ve kalabalık bir ekip olarak kayıt yaptırdık. Yarış, Edinburgh’un yaklaşık 45 dk - 1 saat uzağındaki bir köşkün bahçesinde organize edilmiş. Yarış, 5k ve 14k olarak 2 kategoride gerçekleşiyor. 14k, 5k’ın parkurunu tekrar dönüp biraz daha uzatıyor gibi düşünebiliriz.

Yarış, Edinburgh’da geçtiği için mevsim yaz bile olsa havanın kapalı, yağışlı ve rüzgarlı olması nedeniyle soğuk başladı. Isınmak için Tough Mudder’ın gaza getirici ısınma ritueli ile başladık, ve ilk engelleri hızla aştık.

 

Yerler, yağıştan dolayı yer yer yapışkan bir çamur, yer yer cıvımış bir balçık şeklinde kaymadan koşulması mümkün olmayan bir hal almıştı. Bu yüzden, parkurun özellikle uzun koşu kısımlarında yavaş gitmek zorunda kaldık.

Engellerin çoğunu kendi başınıza yapmanız imkansız. İlla bir arkadaşınızın veya sizden sonra gelen yabancının sizi itmesi, çekmesi ve yardım etmesini istemeniz gerekiyor. Gerek yağlı tahta üzerinden geçmek olsun, gerek sürünerek dar yerlerden geçmek olsun her zaman yardımcı bir ele ihtiyaç duyuyorsunuz.

Yarışın beni en zorlayan kısmı ise ilk 5k sonrasında elektrik şok terapi engeli oldu. Düşük voltaj ile elektrik verilen tellerin içerisinde koşmanız gerekiyor. Bakınca çoğu kişinin sorunsuzca geçtiği bu engelde ben tamamen felakete uğruyorum. İlk elektrik şoku ve çamurlu toprakta takılıp düşmem sonucu kendimi yerde bulmam ve üst üste şok yemem bir oluyor. Elim toprağa değdiği için sanırım sağ yanımdan çarpan elektriğin kalbimin üzerinden sol elimden akıp gittiği çok net hissettim diyebilirim.

 

Elektrik çarpması ile birlikte acıdan gözlerim Uzakdoğu anime karakterleri gibi dolmaya başlıyor. Derken engelden çıkıyorum ve yoluma devam etmeye karar veriyorum. Ve maalesef bir sonraki engel beni hazırlıksız yakalıyor.

Ne olduğunu anlamadan görevlilerin ‘hadi, hadi’ demesi ile merdivenleri çıkıyoruz. Merdivenin sonundaki kaydıraktan kaymamız gerektiğini anlıyoruz. Ne olduğunu tam anlamadan söyleneni yapıyoruz. Ne mi oluyor? Kendimi bugüne kadar girdiğim en soğuk suyun içerisinde buluyorum. O kadar soğuk ki vücudum ilk anda sıcaklık hissetmiyor. Adeta sıcaklık kavramı bir iki saniyeliğine donuyor. Vücudum şoka girmiş olacak ki o da havlu atıyor. Sonrasında etrafımda dehşetle bakan diğer insanlar ile birlikte bu sudan çıkarak donmuş organlarımı ısıtmaya çalışıyorum. Sonradan fotoğraflara bakınca anlıyorum ki, aslında o havuza buz dökmüşler. Buzun biz gelene kadar ne kadar ısındığını tahmin edersek suyun sıcaklığını bulabiliriz sanırım.

Bu engeller dışında yarış sportif anlamda bizi çok zorlamıyor. Hava koşullarının daha sıcak olduğu durumda eminim ki daha fazla keyif alarak bu yarışmayı tamamlardık, çünkü yarışın sonlarına doğru suya girip yağış ve rüzgar altında kalmaktan aşırı üşümeye başladık. Neyse ki biz son engeli aşarken bulutlar dağıldı ve biraz ısınmaya başladık.

 

Biraz çılgınlık arayanlar için kesinlikle katılınması gereken bir yarış. Mümkünse ne kadar kalabalık katılırsanız o kadar keyifli olacağı da kesin. O yüzden, yarış takviminden bir sonraki yarış için şimdiden plan yapmaya başlayın.

bottom of page